Türkiye tarihinde son yılların en beklenmeyen gelişmesine şahitlik ettiğimiz 31 Mart Türkiye Yerel Seçimleri gününü astrolojik göstergeler ile yeniden tanımlayabileceğiniz blog yazıma hoş geliyorsunuz. Buradaki çıkarımlar kendini geliştirmekte olan bir astrologun bütünsel yaklaşımına dair yorumlarını kapsayan bir deneme yazısı tadında olacaktır.
31 Mart 2024 tarihinde astrolojik olarak nasıl bir ilk yaşanıyor?
Aşağıdaki horoskoplarda Türkiye Cumhuriyeti kuruluş haritasını ve Türkiye Yerel Seçimleri sürecinin Ankara merkezli başladığı 31 Mart 2024 tarihinin transit haritasını görüntülüyorsunuz. Astrolojik analizlerde farklı harita teknikleri kullanarak bu günü yorumlamamız mümkündür. Fakat ben bugün herkesin anlayabileceği şekilde astrolojik göstergeleri basit tutatak, transitlerin gücünü sizlere aktarıyor olacağım.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş haritasında Jüpiter gezegeni Akrep burcundadır. Astrolojide burçların daima zıttı ile var olduğunu biliriz. Bir Akrep burcu arketibinin zıtlıklar yaşadığı karşıt burcu Boğa burcudur. 31 Mart 2024 tarihinde Jüpiter gezegenini Boğa burcunda görüyoruz. 7 derecelik orb ile karşıtlık açısı içerisinde kalan bu büyük gezegen kombinasyonu, bulundukları evlerden bağımsız olarak inançları simgelemektedir.
Jüpiter gezegenin inançlarla bağlantılı olduğu en basit yorumudur. Dediğim gibi yazı boyunca basit ve anlaşılır bir dil kullanacağım. Dolayısı ile natal Jüpiter Akrep yerleşimine, transit Jüpiter Boğa yerleşiminin karşıtlık yapması bizi inançlarda zıt bir doğanın uyanması fikrine götürüyor. Bir diğer hatırlanması gereken ana bilgi ise, Jüpiter gezegeni 12 yıl önce de Boğa burcundaydı. O zaman neden bu tarz bir aydınlanma yaşanmadı da, şimdi yaşanıyor diye merak edebilirsiniz. Haklısınız. Bu noktada dikkatimizi Boğa burcunda transit yapan Jüpiter gezegeninin kavuşum yaptığı Uranüs gezegenine verebiliriz.
Türkiye Cumhuriyeti kuruluş haritasında 24 derecede bulunan Jüpiter Akrep yerleşimin tam karşısında, 84 yıl sonrasında 20 derecede bulunan transit Uranüs gezegenin Boğa karşıtlığı bütün hikayeyi değiştirdi. Uranüs gezegeni için en çok kullanılan eşsiz anahtar kelimesi; aydınlanmadır. Merkür gezegeni akıl ve iletişim ifade ederken, Uranüs gezegeni Merkür'ün üst oktavı olarak üst aklı yani aydınlanmayı ifade eder. Bu tanımlara birinci sınıf astroloji eğitimlerinden ve kolay astroloji içeriklerinden herkes ulaşabilir.
Transit Uranüs'ün aydınlama enerjisi, transit Jüpiter'in büyüten ve genişleten etkisi ile kavuşum açısı oluşturunca her şey bir anda gerçekleşti. Hızlı ve sürpriz şekilde, tam da Uranüs gezegeninin ruhuna uygun olarak... Transit Uranüs-Jüpiter kavuşumu bize inançlarda aykırılaşma derken, natal Jüpiter'e karşıtlık yapması ile Türkiye'ye inançlarında özgürleşme verdi. Hatırlayın Jüpiter inanç demekti, Uranüs özgürlük demekti. Türkiye varolan inancının (tek adam, tek parti) tam zıt inancı olan bir yöne doğru ivme kazandı.
Peki, başka ne oldu?
2008 yılından bu yana Pluto-Oğlak transiti Türkiye Cumhuriyeti’nin açık düşmanları ile bolca vakit geçireceği bir süreci başlattı. Ülke kendi içinde başta tarikatlar ile bu işin gitmeyeceğini öğreneceği derin bir dönüşüm sürecine girdi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ait kuruluş haritasında Pluto Yengeç burcundadır. Yine burç zıtlığından devam edecek olursak, Yengeç burcunun zıt burcu Oğlak burcudur. Bu iki burç, diğer birbirine zıtlık yapan burçlar gibi birbirlerinin aydınlık ve karanlık yönlerini barındırırlar. Birinin aydınlığı diğerinin karanlığı, diğerinin karanlığını ise ötekinin aydınlığı olur. Anlayacağınız 2008'den bu yana natal Pluto Yengeç karşısında transit Pluto Oğlak zıtlıklar dünyasında seyir halinde olan bir sürece bizi sokmuştu. Pluto için yine en çok bilinen anahtar kelime dönüşümdür.
Burada bahsi geçen Pluto ile yukarıda bahsi geçen Jüpiter konularının ortak özelliği karşıtlık açısı oluşturmasıdır.
Nedir bu karşıtlık açısı?
Astroloji terimleri içerisinde "karşıtlık" aslında 180'lik açı demektir. 360'lık bir kadran zemininde birbirinin direkt karşısında bulunan gezegenler 180 derecelik bir uzaklığa sahiptir. Buna da kısaca "karşıtlık açısı" denmektedir. Karşıtlık konusunu biraz daha yorumlaştırmak istersek; gezegenler birbirinin karşısındadır, birlikte olmaya direnirler. Bu açıdaki gezegenler konusunda efor gerekir ve ilgili konular stress verebilir. Eğer bir şey karşıtsa, karşınızdadır. Onu görürsünüz ve ona dair bir eylem gerçekleştirebilirsiniz.
Karşıtlık açısının çözümü nedir?
Karşıtlık açısının çözümü iki zıt tarafın birbirine yakınlaşmasıdır. Orta yolu bulmasıdır. Bu zamana dek genelde ayrıştırıldığımız ve zıt kutuplar karşısında düşmanlaştırıldığımız bir algı manipülasyonuna maruz kaldığımız gerçeğini düşünürsek, astrolojik açıdan karşıtlık açısının verdiği gerilimin iyi yönetilmediği çıkarımına ulaşabiliriz. Eğer birleştirici bir yönetme politikası uygulansaydı Türkiye'nin kendi içindeki bölünmelerinin zararı hafifleyebilirdi.
Bu noktada 2008'den bu yana Türkiye Cumhuriyeti başta Cumhurbaşkanı, hükümet yanlısı yöneticiler, dava edilen gazeteciler, tarikat olayları, sızdırılan konular, çalınan paralar, derin devlet olayları, sınır operasyonları ve gizli desteklenen yurtdışı tarikatları ve nice sayamadığım birçok alanda kendi içindeki açık düşmanlarla uğraştığı bir sürece girdi. Bu açık düşman tanımına üst satırlardan bahsi geçen olaylara zemin hazırlayan ve dahil olan herkes sayılabilir. Kimin açık düşmanı? Halkın açık düşmanı. Yani aramızdalar ve bir şekilde yüzleşiyoruz. Açık düşmanları görüyoruz. Burada pek tabi ki taraf yoktur. Haklı veya haksız aramıyoruz. Burada dikkatinizi vermeniz gereken nokta şudur:
Türkiye Cumhuriyeti çok uzun süredir ona iyi gelmeyen tüm yapıları ve yönetim biçimlerini ona eşlik eden dönem yöneticileri, başkanları, başbakanları ve cumhurbaşkanı ile bir şekilde yaşamaktadır. Peki şimdi sonuna mı geldik? Kısmen evet. Çünkü Pluto Oğlak sürecinden artık çıktık. 2024 yılında Oğlak burcuna son kez retrograde hareketi yaparak Pluto retrosu yaşayacağımız 2 Eylül - 19 Kasım 2024 tarihleri arasında son kırıntılarını görüp, bu süreci bir yüzyıl daha erteleyeceğiz. En basit haliyle Pluto Oğlak burcuna 2254 yılında girecektir. Bu noktada astroloji alanında derinleşmiş kişiler Pluto gezegenin sadece Oğlak burcuna girmesinin değil, ayrıca Pluto-Koç, Pluto-Yengeç ve Pluto-Terazi sürecinin de en az Pluto-Oğlak kadar önemli olacağının farkındadır. Yine de altını çizmek isterim, bu yazıyı basit ve anlaşılır tutma özenini göstermekteyim.
31 Mart An Haritasına Geri Dönersek...
Bu tarihte Türkiye Cumhuriyeti aktif inancından (dini inanç dışında bir inançtan bahsettiğimi anladığınıza inanıyorum) transit Jüpiter-Uranüs kavuşumu ile özgürleşmiştir.
Transit Jüpiter ve Uranüs, Türkiye Cumhuriyeti kuruluş haritasının 11.evinde seyahat etmektedir. Burası halkın geleceğini ve umutlarını temsil eder. Bu iki gezegeni burada ağırlıyor olmak, halkın geleceğine şekil veren bir günde olduğumuzu ortaya koyuyor.
Aynı zamanda dillere destan Satürn gezegeninin Balık burcunda ki transiti ise bu tarihte oldukça dikkat çekicidir. Türkiye Cumhuriyeti kuruluş haritasında Uranüs gezegeni ve Güney Ay Düğümü noktası Balık burcundadır. Uranüs gezegeni 13 derecededir. 31 Mart 2024 tarihinde yerel seçimin başladığı 08:00'de an haritasında Satürn Balık burcunda transit yapıyordur ve gezegen derecesi 13'tür. Yani natal Uranüs ile transit Satürn gezegenleri Balık burcunda kavuşum açısı oluşturmaktadır. Şimdi gelin bu durumu bir üst astrolojik bilgiye çıkartalım.
Doğum haritaları için öngörü tekniği kapsamında kullanılan harita çeşitleri arasında Secondary Progressed dediğimiz İkincil İlerletim harita tekniği bulunmaktadır. 31 Mart 2024 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti kuruluş haritasının Secondary Progressed haritasında kehanet yapmak için kullanacağımız Ay gök cismi 13 derece Balık burcundadır. Sanıyorum sizler de şuan 13 sayısını sevmeye başladınız. ⚡Ben de öyle. 🤭Aşağıdaki görsel üzerinde üç harita için (Türkiye Cumhuriyeti kuruluş haritası, Türkiye Yerel Seçimleri tarihinin transit haritası, Türkiye Cumhuriyeti kuruluşunun secondary progressed haritası) ilgili sembolü işaretledim. İşte, 13'ün mucizesi orada.
Ay için Mundane Astroloji (Dünya Astrolojisi) tarafında halk tanımını kullanıyoruz. Satürn ise Devlet, Uranüs ise İsyan. Her şey oldukça kolay ve anlaşılır değil mi? Umuyorum öyledir.
Secondary Progressed haritalar oldukça yavaş hareket ederler. Bundan dolayı en çok Ay yerleşimi ve açıları önem kazanır. Çünkü Ay en hızlı hareket eden gök cismidir. Dolayısı ile en çok onun rehberliğine ihtiyaç duyulur. Secondary Progressed haritanın Ay yerleşiminin 13 derece Balık burcunda olduğu bilgisinin yanına şunu ekleyebiliriz. 2 ay boyunca bu Ay transiti ilgili haritada ilk olarak Uranüs ile kavuşacağı için, ülkenin aydınlanma yolunda değişimleri ve özgürleşmelerinin devam edebileceği süreç devam etmektedir.
not: kullandığım tüm haritalarda farklı astrolojik açılarda bulunmaktadır. Bunları bir kanerda tutarak basit unsurlara odaklanıyorum. Sadece 3 ana gösterge dahi (Ay, Satürn, Uranüs) kısa basit bir yaklaşım için fikir verebilir. Amacım astroloji alanında bilgi sahibi olmayanların dahi anlamasını kolaylaştıracak bir yorumlama sunmaktır. Farklı açılarda dikkate değer, transit Uranüs-Natal Neptün karesi, transit Jüpiter-natal Jüpiter-natal Neptün T-karesi, transit Neptün-natal Ay karesi, transit Merkür-natal Merkür karşıtlığı, transit Chiron-natal Venüs 150'lik açışı gibi...
Peki halkın huzuru ne olur?
Her ne kadar bu süreçlerden geçsek dahi, hala Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak yaşayacağımız hem halk hem de devlet nezdinde olaylar olduğunu düşünüyorum. Özellikle 2024 yılının son iki tutulması ve akabinde gerçekleşecek olan uzun Mars retrosu bize her şeyin bugünlerde yeni başladığını gösteriyor. Halkı huzursuz eden gündemler olabilir. Yılın son çeyreği ile 2025 Mayıs ayları arasını da atlatırsak, Türkiye Cumhuriyeti huzura eriyor başlıklarını sloganlaştırabiliriz diye ümit ediyorum.
Anlayacağınız önümüzde Türkiye Cumhuriyeti Devleti için yine başlıklar atılacak olaylara gebeyiz. Halk tarafında bugün bizlere düşen sağduyu ve farkındalıklı yaşama bireysel hayatlarımızda devam etmeliyiz. Bu topraklar nice hikayelere ev sahipliği etti ve üzerinde yaşayan halk bir şekilde üstesinden gelmeyi başardı. Başardı ki, bizler bugün bu gelişmeleri konuşuyoruz. Ayrıca şunu da eklemek isterim, yükselen kadın politakacılar ile gurur duyuyorum. Kova burcunda Pluto transitinin tüm dünyada ve Türkiye'de kadının gücünü hatırlatan liderleri bize göstererek Makro Toplum, Tek Bilinç haline yükselmemizi aracı olacaktır.
Buraya eklemek istediğim bir detay var. Yakın geçmişe dönelim. 28 Ekim 2023 tarihinde Terazi burcunda gerçekleşen Ay Tutulması esnasında transit Güney Ay Düğümü derecesi ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruluş haritasında bulunan natal Satürn gezegeninin derecesi aynıydı. Güney Ay Düğümü noktası kayıpları anlatırken, Satürn yönetici ve sistemi anlattığı için bize 100. yaşımızın arifesindeki tutulma ile göz kırpmıştı. Bu 100. yıl bambaşka yaşanacaktı ve ilk etkilerini 6 ay içerisinde gösterecekti. Böylece kıpırdanmalar tutulma ile önceden tayin edilse dahi, bizler bu konuda nasibimizi 31 Mart 2024 Yerel Seçimleri ile aldık. Varolan sistem artık kaybedilen bir şeye dönüşüyor. Varolan sistem artık işlemiyor.
Jüpiter-Uranüs kavuşumuna dönersek...
Uranüs söz konusu olduğunda eski olan şeylerden bahsetmek mümkün değildir. Uranüs aydınlanmadır, gelecektir, yeni ve orjinal olandır. Diğerleri ile benzeşen değil, diğerlerinden eşsiz şekilde farkını ortaya koyandır. Jüpiter-Uranüs kavuşumu ile Uranüs'ün gücü abartılı şekilde ortaya çıkarken -ki Uranüs abartmaya bayılır- eski olan her şeyin elendiğini göreceğiz. Eski sistemler, eski düşünceler, eski inanışlar. Özellikle transit Pluto Kova burcu geçişi ile, orjinalliğin dibini göreceğimiz bir çağa adım atıyorken pek tabi ki Türkiye Cumhuriyeti bu değişime yetişecekti. Neyse ki, bu yönde ilk adımlar atıldı. 31 Mart 2024 Yerel Seçimleri ile Türkiye orjinal kararlar verdi. Birkaçı şunlar:
Beyoğlu tarihte ilk kez CHP tarafında bir yönetici seçti.
Tarihte ilk kez 81 ilin 11'ini kadınlar yönetecek. 61 ilçede yine kadın yöneticilerin gücünü topluma adadığını göreceğiz.
47 yıl sonra Türkiye'yi ilk kez CHP baskın yönetecek.
Eskişehir'i ilk kez bir kadın belediye başkanı (Sayın Ayşe Ünlüce) yönetecek.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen sayın Fatma Şahin, AKP tarafında kazanan tek kadın büyükşehir belediye başkanı oldu.
Sayın Candan Yüceer, CHP'den aday olarak Tekirdağ şehrinin ilk kadın belediye başkanı oldu.
Afyonkarahisar'ın ilk kadın belediye başkanı CHP'li Sayın Burcu Köksal oldu.
Türkiye'nin en genç bağımsız belediye başkanı 22 yaşında sayın Zeynep Çelik, Çanakkale'de Kalkım semtinde belediye başkanı oldu.
Mardin Belediye Başkanı sayın Ahmet Türk 82 yaşında seçimi kazanarak en yaşlı belediye başkanı oldu.
Not 1: Bu seçimlerde en çok mühendislerin göreve getirildiğine tanıklık ettik. Uranüs yüksek teknoloji ve mühendisler ile alakalıdır. (Uranüs Boğa- toplumun kökten sağlamlaştırılması) Ayrıca Kova burcu da yine yüksek teknoloji ve mühendisler ile alakalıdır. ( Pluto Kova, geleceği dönüştüren dinamikler: teknoloji ve mühendisler)
Not 2: Bazıları bana 25 Mart Ay Tutulması yazımda bahsettiğim gibi akıl tutulması gibi gelse de, bunlar oldu mu? Oldu.
47 yıl önce gökyüzünde ne vardı?
47 yıl önce yani 1977 yılının gökyüzü transitlerinde Jüpiter yine Boğa burcunda transit ediyordu. Güneş ve Ay Tutulmaları Terazi-Koç aksında ilerliyordu. Ve en önemlisi aydınlanma göstergesi olan Uranüs Akrep burcunda transit ediyordu. 47 yıl sonra Uranüs Akrep'i terk edip, zıt burcu olan Boğa burcuna geldi. Karşıtlık açısı oluşturarak, o zaman özgürleştiği CHP'ye geri döndü.
CHP ve AK Parti Hikayesine Değişik Bir Bakış
CHP ve AK Parti, iki farklı bakış açısı ile dualiteyi bu topraklarda var etmektedir. İki parti gece ve gündüz gibidir. Birbirini var ederler. Bu ikilinin baş yöneticileri sayın Recep Tayyip Erdoğan ve sayın Kemal Kılıçdaroğlu var olduğu sürece iki partinin gücü birbirini var etti. Bu ikiliden biri sahneden çekildiğinde yani; sayın Kemal Kılıçdaroğlu sahneden çekildiği zaman sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın beslendiği zıtlık enerjisi zayıfladı. Bunun 31 Mart Yerel Seçimleri ile izini sürmek mümkün. Büyük resmi gördüğümüz zaman anlıyoruz ki, bütün sahnelenen bu oyunun varlığı oyuncular olduğu sürece sürer. Biri hikayeden çıkınca oyunun da sonu geliyor. Bu farklı partiler, farklı isimler olsa da mümkün olabilirdi. Dolayısı ile bu iki zıt kutuptan biri savaşmayınca, ortada savaş da kalmadı. 31 Mart Yerel Seçimleri kolaylıkla gerçekleşti.
not: bu sürecin bir sonun başlangıcı olduğunu fark etmenizi dilerim. Her seçimden sonra nefret kusan söylemlerin derin bir sessizlik içerisinde olması tüm bu sürecin bir amaca hizmet ettiğini de gösterir gibi geliyor. Yani, ülke için kurgulanan bir gelecek planı olabilir. Ve bunu kurgulayan ilgili kişiler bazı isimleri gözden çıkararak, topluma yumuşak bir geçiş yaptırıyor olabilir. Normali bu olmalı diyebileceğimiz bir Yerel Seçim sürecini tamamladık. Fakat hatırlayın lütfen, burası Akrep burcu ülkesidir. Her an, her şey olabilir.
Sağlıcakla,
İyi Bayramlar